Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir – MOSTAR Pdf İndir
Pdf Kitap İndir, Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir – MOSTAR Pdf İndir Pdf Kitap İndir
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir – MOSTAR Pdf İndir Ücretsiz PDF İndir Google Drive İndirme Linki
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir – MOSTAR Pdf İndir PDF Yandex Disk İndirme Linki
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir – MOSTAR Pdf İndir PDF Alternatif İndirme Linki
İçindekiler
- 1 Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir
- 2 Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Hakkında Bilgiler
- 3 Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Hakkında Daha Fazla Bilgiler
- 4 Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Özeti – Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Açıklaması
- 5 Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı İndirme Linkleri – Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) İndir
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Hakkında Bilgiler
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı MOSTAR çıkarmış olduğu Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabını PDF İndir – Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) 01.04.2021 Pdf İndir
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) PDF indirmek istiyorsanız doğru yerdesiniz! Aşağıdaki bağlantıdan Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) kitabının ücretsiz pdf dosyasını indirebilirsiniz.
Siz değerli öğrenci kardeşlerimiz için Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabının PDF Dosyasını aşağıda indirme bağlantısına ekledik. MOSTAR ait olan Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) kitabını aşağıdaki bağlantıdan rahatlıkla indirip kullanabilirsiniz.
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Hakkında Daha Fazla Bilgiler
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı 01.04.2021 tarihinde Sadeddin Özgür tarafından yazılıp MOSTAR tarafından basılmıştır. Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) kitabında toplamda 1176 sayfa bulunmaktadır. Sizler için Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) kitabının PDF indirme bağlantısını aşağıya ekledik. Kolay bir şekilde indirip kullanabilirsiniz.
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Özeti – Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı Açıklaması
GÜN GÜN ÇANAKKALE
“Ne kadar uzak kalmışız-bırakılmışız Çanakkale’den! Ne kadar soğuk bakmışız-baktırılmışız Çanakkale’ye!
Savaşı kaybeden Britanya İmparatorluğu uğruna on binlerce gencini, bu cephede rezillikler içinde savaştıran ve geri dönerken de çamur deryalarında 10.000’den fazla gencinin cesetlerini bırakarak firar eden Anzaklar’ın, tâ Avustralya’dan baktığı kadar bile bakamıyoruz Çanakkale’ye… Onların tâ Avustralya’dan gördükleri kadar bile göremiyoruz, anladıkları kadar bile anlayamıyoruz Çanakkale’yi…
Kaybettikleri rezil ve iğrenç bir savaşı, savaştan sonra yazdıklarıyla öylesine kutsamışlar ki, gören-görmeyen, bilen-bilmeyen de sanki Avustralyalılar’ın Gelibolu’da muhteşem bir zafer kazandıklarını zanneder.
Senelerdir bu uğurda büyük uğraşlar vermekteyiz; Çanakkale’yi nasıl anlatabiliriz, neler yapabiliriz, diye…
İlk zamanlar Nigel Steel – Peter Hart ikilisinin yazmış olduğu Gelibolu: Yenilginin Destanı kitabını okuyunca çok etkilenmiştik.
İşte, dedik, böylesine bir mağlubiyet, böyle kıymetlendirilip böyle değerli bir hale getirilir ve ancak bu şekilde bir “zafere” dönüştürülebilir.
“İngiliz aklı” denilen şey budur işte…
O kitabın önsözündeki şu ifade, bizi hayretlere düşürmüştü: “İtilaf devletlerinin askerleri, sonuçta Türkler tarafından yenilgiye uğratılmışlarsa da onurlarını korumuşlar ve bizim saygımızı hak etmişlerdir.”
Nasıl bir “onur korumak”tan bahsedebiliyorlardı ki? Hangi “hak edilen bir saygı” idi ki bu saygı? O nasıl bir “onur”muş ki, Çanakkale’de korunmuş; o nasıl bir “saygı”ymış ki Çanakkale’de elde etmişler?
Aslında, Çanakkale’de utanç içinde; karanlık, ıssız, sessiz ve sisli iki firar gecelerinde, onurlarının en ufak kırıntılarını o kıyılarda, 9 siper içlerinde ve dışarılarda perperişan yatan cesetleriyle birlikte bırakmışlardı.
Böylesine kuyruklarını bacaklarının arasına sokarak, sessizce, korkakça bir kaçışla neticelenen bir savaşın, hak edilebilecek nasıl bir saygısı olabilirdi acaba?
İşte, bu savaşta, korunacak bir onur varsa o onur; siperlerinde son nefer kalasıya kadar vatanlarını koruyan bizim kahramanlarımıza aittir; hak edilecek bir saygı varsa o saygı da; üç dakika sonra öleceklerini bildikleri halde düşmanın üzerine taarruz etmekte en ufak bir tereddüt göstermeyen o şanlı Mehmetçiklerimiz’e aittir.”
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndir – MOSTAR Pdf İndir İçin Telif Hakkı ve benzeri durumlar için bizlerle mailden iletişime geçebilirsiniz.
(Görsele tıklayarak kolaylıkla bizlere mail atabilirsiniz.)
Kitap Adı: Gün Gün Çanakkale (3 Cilt)
Yayınevi / Marka: MOSTAR
Yazar: Sadeddin Özgür
Basım Tarihi: 01.04.2021
Sayfa Sayısı: 1176
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabı İndirme Linkleri – Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) İndir
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Kitabının indirme en güncel indirme linklerini sizler için aşağıda derledik. Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) Pdf İndirmek için aşağıdaki indirme linklerini kullanabilirsiniz. Lütfen indirme linkleri çalışmıyor ise bizlere yorumlar kısmından yazın. Kırık linkler her saat başı düzeltilmektedir.
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) PDF Google Drive İndirme Linki
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) PDF Yandex Disk İndirme Linki
Gün Gün Çanakkale (3 Cilt) PDF Alternatif İndirme Linki
GÜN GÜN ÇANAKKALE
“Ne kadar uzak kalmışız-bırakılmışız Çanakkale’den! Ne kadar soğuk bakmışız-baktırılmışız Çanakkale’ye!
Savaşı kaybeden Britanya İmparatorluğu uğruna on binlerce gencini, bu cephede rezillikler içinde savaştıran ve geri dönerken de çamur deryalarında 10.000’den fazla gencinin cesetlerini bırakarak firar eden Anzaklar’ın, tâ Avustralya’dan baktığı kadar bile bakamıyoruz Çanakkale’ye… Onların tâ Avustralya’dan gördükleri kadar bile göremiyoruz, anladıkları kadar bile anlayamıyoruz Çanakkale’yi…
Kaybettikleri rezil ve iğrenç bir savaşı, savaştan sonra yazdıklarıyla öylesine kutsamışlar ki, gören-görmeyen, bilen-bilmeyen de sanki Avustralyalılar’ın Gelibolu’da muhteşem bir zafer kazandıklarını zanneder.
Senelerdir bu uğurda büyük uğraşlar vermekteyiz; Çanakkale’yi nasıl anlatabiliriz, neler yapabiliriz, diye…
İlk zamanlar Nigel Steel – Peter Hart ikilisinin yazmış olduğu Gelibolu: Yenilginin Destanı kitabını okuyunca çok etkilenmiştik.
İşte, dedik, böylesine bir mağlubiyet, böyle kıymetlendirilip böyle değerli bir hale getirilir ve ancak bu şekilde bir “zafere” dönüştürülebilir.
“İngiliz aklı” denilen şey budur işte…
O kitabın önsözündeki şu ifade, bizi hayretlere düşürmüştü: “İtilaf devletlerinin askerleri, sonuçta Türkler tarafından yenilgiye uğratılmışlarsa da onurlarını korumuşlar ve bizim saygımızı hak etmişlerdir.”
Nasıl bir “onur korumak”tan bahsedebiliyorlardı ki? Hangi “hak edilen bir saygı” idi ki bu saygı? O nasıl bir “onur”muş ki, Çanakkale’de korunmuş; o nasıl bir “saygı”ymış ki Çanakkale’de elde etmişler?
Aslında, Çanakkale’de utanç içinde; karanlık, ıssız, sessiz ve sisli iki firar gecelerinde, onurlarının en ufak kırıntılarını o kıyılarda, 9 siper içlerinde ve dışarılarda perperişan yatan cesetleriyle birlikte bırakmışlardı.
Böylesine kuyruklarını bacaklarının arasına sokarak, sessizce, korkakça bir kaçışla neticelenen bir savaşın, hak edilebilecek nasıl bir saygısı olabilirdi acaba?
İşte, bu savaşta, korunacak bir onur varsa o onur; siperlerinde son nefer kalasıya kadar vatanlarını koruyan bizim kahramanlarımıza aittir; hak edilecek bir saygı varsa o saygı da; üç dakika sonra öleceklerini bildikleri halde düşmanın üzerine taarruz etmekte en ufak bir tereddüt göstermeyen o şanlı Mehmetçiklerimiz’e aittir.”